Baymirza HAYIT: MAŞRIK YUNUS ELBEK

Baymirza HAYIT:

MAŞRIK YUNUS ELBEK

Türkistan Türklerinin modern edebiyatında başka bir sima da Elbek’dir.
1934 yılında tevkif edilmişti. O zamandan beri hakkında hiç bir malûmat verilmemiştir.
Hapsedildiği zaman otuz yaş­larına yakın olduğu söylenmektedir.
İlk şiirleri «Özbek Yaş (Genç) Şairleri» adlı kitapta neşredilmiştir.

«Til» (Dil) adlı şiirinde, Türk dilinin korunması konusunda aşağıdaki şekilde yazar :

«Munlu kuşum sayrab-sayrab kel anlat

Kimler erür Türk tilini satguçı?

 

Bülbül kibi sayrab turgan bu tilni,

Uyalmadan (utanmadan) bu ülkeden atğuçi?

 

Baldan tatlı candan çüçük Türkçeni, 

Tuşunmayın horlab-horlab yatğuçu?

 

Neçinlerdir baylığını körsetmesden, 

Kimdir, bunga yarlı, yar emes eken?

 

Munlu kuşum, unlarnı koy, sen sayra
Türk dilinin dangın çıkar köklerge.

 

Koy ularnı, ular yoldan azsunlar,

El içinde boş buğazlık satsunlar.»

Hürriyetçi şair Elbek halkı zülme karşı isyana dâvet ediyordu; niçin bunu istediğini «Kozğal» (isyan et) şii­rinde beyan etmektedir.

«Kozgal, artık yeter ey kayğulu ahlar çekgen,

İntil, alğa bas, açik közleri kan yaşın tökgen.

Seni tutkunluk ara bağladılar yol koymay,

Senin erkinni alıp, taftadılar, söz bermey,

Senin ul kanlı yaşınga sire bir bakmadılar.

Canavarlar kibi tar yerge kamab, sakladılar,

Körgeli koymadılar senge o parlak

Koydılar senge barı manğu kara tüni,

Sen de «cim» turdin ulamın şul tensiz işige

Aytmadın derninni şul çağkaça hiç bir kişige.»
Elbek, «Kozgal» (isyan et) den sonra «Kural» (si­lâh)a başvuruyor. Onun bu şiiri şöyledir :

«Kural ah… Kan dayın gözel bir söz
Al kolunga sen unu, ey baykış.

Sen yıkıldın bukün zevallı yiğit
Sebebin bilmes isen, tinle eşit.

Dünyada barlığınnı saklar isen,

Hor bolup tepki içre kalmas isen
Al şunu kolga, turma tezden al.

Şundadır baht, şundadır ikbâl.

Çünkü ol öksüzün kömekçisidir.

Küçsüz olganlarnın yedekçisidir.

Saklar ol kimseni rezaletten,

Saklar ol kimseni hakaretten.

Yaşamak istesen eger sende
Sen de er oğlu kanlı-canlı er ol,

Koyma koldan onu tün ve künde
Küçlenip tepkiden bükün de kutul ((kurtul)

Senin ol küçlü, heç çidemli kolun
Kalmasın boş bükün kural tutmay,

Senin ol alga atlagan adımın
Turmasın tinç bugün cehan ke^ey,

Al kural ket bukün uzaklarga,

Tüşme hiç hiyle hem tuzaklarga,

Mıltığın kolda şanlı tus alsın.

Elbek Türk dilinin müdafa ve muhafazasını yapmış, halkı isyana dâvet etmiş ve «Al silâh» şiirini yazdıktan sonra, Türkistan’ın kimler tarafından idare edilmekte ol­duğu meselesi üzerinde durmuştur. Ona göre Türkistan halkı koyun gibi olmuş, yırtıcı hayvanlar (Ruslar) bu halkı idare ediyor.

Elbek, (Yırtkıçlar Meclisi) (Yırtıcı Hayvanlar Meclisi) şiirinde (27.IV.1922) de yazılmıştır. Türkistan’ın başına gelen hâdiseyi anlatıyor. Arslan koyunları idare etmek için bir lider seçmek gerekçesiyle, ayı, kurt ve tilkileri toplantıya çağırıyor. Arslan yani hay. vanlar kralı, kimin koyunları iyi idare edebileceğini so­rar. Ayı yerinden kalkarak kurtun bunları en iyi şekilde idare edeceğini söyler. Tilki de ayının sözlerini tasdik eder. Bunları dinleyen arslan, kurtun adil olduğuna ka­rar vererek, koyunların başına hâkim olarak tayin eder, meclise koyunların temsilcilerinden hiç kimse iştirak et­memiş ; kurt hâkimiyetini ilân ettikten sonra, koyunlar kendi aralarında : «Niçin bizden sormadan başımıza kurt tayin edildi, önce bizden sormaları gerekirdi» diye ko­nuşmuşlar. Kurt ise sorumsuz hareketlerine devam eder. Bu tip meselelerle Elbek, neden Türkistan’dan sorulma­dan, Türkistan halkının başına, halkın özelliklerine ya­bancı hâkimlerin (Rusların) gönderildiğinden yakınır.

Elbek’in şiirleri 1925 yılında «Közgü» (Gözlük) adı altında iki bölüm olarak Taşkent’te neşredilmiştir. Bu esere onun 1922 den sonra yazdığı şiirler konmuştur. Bu toplamda neşredilen her şiirin kendisine has özellik­leri ve milli ruhu vardır. Buna misal olmak üzere onun «Niçin» şiirini gösterebiliriz.

Neçün kuturdu yene közlerinde tapanlar (Tufanlar)

Neçün tutaştı yene, könlin içre vulkanlar?

Neçün gözel, kuvanç yüzlerin bu kün solgun,

Neçün yüzinde erur kaygu denizi tolkun?

Neçün ol şanı hayalın bu kün bütün söndi.

Neçün ol tatlı meynin kâsası bu kün sindi?

Neçün senin büyük miyyen içre ornaşgan,

Yilek kuşu, bu künü uçmaydi de yaşmndı?

Neçün neçün? Bunga sen bir cevap bermeysen,
Hayır, hayır. Gözelim, dostum etmesen etme,

Birak, aytılguçu söz bar, eşit şunu tinle.

Bilermisin bu açun (hayat) eski bir güzergâhtır.
Ki.bunda hüküm sürüvçi de «Ah» ile «Vah» dır.
Fakat, bu hakimi mutlak surar şu çağ davran,
Kabul ayla ki, onu öz halige koysa aman…

Onun bu halige yardımeter akar yaşlan…

Hatun kibi oturub ev içinde yiglaçlar.

Eğer bu «Ah» ile «Vah» dan kurtulmak istersen,
Acunde sen külüb rahat oynamaknı istesen,

Ant közin yaşını, yığlama, pısıb yatma.

Ol  ah «Vah» zehnige özinni aldatma.

Kolunga al ol bilim marifet tayançığın,

Ayır sen hem bu acunnin şirin ve aççığını.

Yaşınnı ornuga aksun, tanandaki kanlar.

Şul kanın ile yok olsun bu «Ah» ile «Vah»lar (16)

Elbek, yalnız milli duygulan galeyana getiren şiirler değil, tabiat manzaraları, hayat problemleri ve çalışma hayatındaki önemli meselelerle ilgili şiirler de yazmak­taydı. Fakat komünist rejimin övgüsünü yapan şiirler yazmıyordu O, Türkistan Türk edebiyatının ikinci Çolpanı idi. Genç şair Elbek de Sovyet rejiminin Türkistan’­daki Rus hâkimiyetinin kurban oldu.

KAYNAK: Dr. BAYMİRZA HAYİT, TÜRKİSTAN’DA ÖLDÜRÜLEN TÜRK ŞAİRLERİ, 1971.