Kategori Arşivi: Hüseyin Nihal ATSIZ
H. Nihal ATSIZ: Millî Mukaddesat Düşmanları
Milli Mukaddesat Düşmanları Hüseyin Nihal Atsız En iptidaisinden en medenisine kadar her topluluğun mukaddes tanıdığı bazı değerler vardır. Bazı dağlar, ırmaklar veya göller; bazı timsaller, renkler veya hayvanlar yahut bazı şahıslar topluluğun
H. Nihal ATSIZ: TÜRKÇÜLÜK VE SİYÂSET (1972)
TÜRKÇÜLÜK VE SİYÂSET *** H. Nihal ATSIZ *** Türkçülük bir ülkü, siyaset ise iktidara geçme taktiğidir. Bu sebeple bir ana inanç ve ana düşünce olan ülkü asla değişmediği halde siyaset yani taktik
Hüseyin Nihal ATSIZ: Korkular
KORKULAR Hüseyin Nihal ATSIZ Korku, belki de insanların ilk duygusudur. Hurafeler korkudan doğar. Medenî insanın daha cesur oluşu hurafelerin zekâ ile yenilmesi yüzündendir. Günümüzde herkes, her zümre, her topluluk, her millet ayrı
H. Nihal ATSIZ: Dr. HASAN FERİD CANSEVER
Dr. HASAN FERİD CANSEVER H. Nihal ATSIZ ÖTÜKEN / 18 HAZİRAN 1970 Doktor Hasan Ferit Cansever, 1944-1945 Irkçılık Turancılık dâvasının mahkemeye sürüklediği 23 sanığın arasında en yaşlısı idi. Daha önceden de tanışmış
H. Nihal ATSIZ: Adsız Şiir
Adsız Şiir Dünyada gerçi olmadı bir şeyde kârımız, Ukbâda belki olsa gerek itibârımız. Ağyâr gül kopardı dikenden demet demet, Hâr oldu bağrımızda çiçek yüzlü yârımız. Yükseldi
Hüseyin Nihal ATSIZ: MEHMED ÂKİF
MEHMED ÂKİF Hüseyin Nihal ATSIZ Âkif, şair, vatanperver ve karakter adamı olmak bakımından mühimdir. Şairliğine kimse itiraz edemez. Onun oldukça bol manzum eserleri arasında öyle parçalar vardır ki Türk edebiyatı tarihinde ölmez
Atsız: TURANCILIK ROMANTİK BİR HAYÂL DEĞİLDİR
TURANCILIK ROMANTİK BİR HAYÂL DEĞİLDİR H. Nihal ATSIZ Türk milletinin ülküsü olan Turancılığı, herkesin dilediği şekilde anlattığı, bunu bir türlü romantizm diye gösterdiği göze çarpmaktadır. Milli ülkülerde onun şiir yönü olan bir
H. Nihal ATSIZ: 3 MAYIS 1944 / ÖTÜKEN-1973
3 MAYIS 1944 Hüseyin Nihal ATSIZ Bundan 29 yıl önce Ankara’da yapılan bir yürüyüş, bugün farkına varılmamış olmakla beraber, Türk tarihinin gidişi üzerinde son derece tesirli olmuştur. Havadaki zehirli gazla boğulacak hale
H. Nihal ATSIZ: 3 MAYIS
3 MAYIS Hüseyin Nihal ATSIZ Her millette olduğu gibi bizde de birçok günler kutlanır, bayram yapılır. Bunlar arasında 30 Ağustos gibi tarihin akışını değiştiren ve milletin bütün fertlerince kutlu sayılan büyük günler
H. Nihal ATSIZ: ALAŞ
ALAŞ Hüseyin Nihal ATSIZ Kazak Türkleri’nden Hasan Oraltay‘ın “Alaş” adındaki 200 sayfalık kitabı Türk tarihinden birkaç sayfanın hikâyesidir. Hemen hemen aynı ağızı konuşup komşu olan Kazaklar’la Kırgızların, daha eski zamanlarda da Kazak
H. Nihal ATSIZ: Unutmayacağız!..
UNUTMAYACAĞIZ !.. Hüseyin Nihal ATSIZ Bizim gibi düşünmeyenlerin fikirlerine, kanaatlarına saygı gösteririz. Fakat samimi olmaları şartıyla. Büyük ülküleri, millî dâvâları günlük ve aşağılık siyaset oyunlarına karıştıranların kanaati, saygıya lâyık değildir. Çünkü bu
H. Nihal ATSIZ: ABDÜLHAMİD HAN -GÖK SULTAN-
ABDÜLHAMİD HAN -GÖK SULTAN- (21 Eylül 1842 – 10 Şubat 1918) HÜSEYİN NİHAL ATSIZ Ölümünün 64. yıldönümünde Sultan Abdülhamid Han’ı anarken Rahmetli Nihal ATSIZ Beğ’in O’nun hakkında yazdığı aşağıdaki makalesini
H. Nihal ATSIZ: Ders
Ders H. Nihal ATSIZ Amerika’da iki diplomatımızın bir Ermeni tarafından öldürülmesi, bizi ister istemez geçmişe ve bu geçmişin verdiği derslere götürdü. Türk’ler, Anadolu’yu açarken karşılarında Hıristiyan millet olarak Rum, Ermeni ve
H. Nihal ATSIZ: Kim Millî Kahramandır?
Kim Millî Kahramandır? H. Nihal ATSIZ Kahramanlar tarihin her çağında saygı görmüş; her zaman, her yerde kahramanlar yetişmiştir. Kahramanlık insan erdemlerinin en yücesidir. Milletlerin de kahramanları sayısınca itibar kazandığı ve dayanıklı
Mustafa KAYABEK: ATSIZ’IN “RUH ADAM” ROMANI
BÜYÜK TÜRKÇÜ HÜSEYİN NİHAL ATSIZ‘IN YAZDIĞI BU ROMAN, DÜNYA EDEBİYATININ ZİRVE ESERLERİNDENDİR. OKUDUĞUM ESERLER İÇİNDE EN BEĞENDİĞİM ESER “RUH ADAM” ROMANIDIR. ANCAK NE ACIDIR Kİ, ATSIZ’IN TÜRKÇÜ OLMASI NEDENİYLE, EDEBİYATLA İLGİLENEN TÜRK
H. Nihal ATSIZ: TÜRK TARİHİNE BAKIŞIMIZ
TÜRK TARİHİNE BAKIŞIMIZ NASIL OLMALIDIR? H. Nihal ATSIZ XV. Yüzyılda, bizde, bizde, belirli bir tarih görüşü vardı: Türk tarihinin en eski çağları olarak Oğuz Han destanından bahsolunur, sonra pek kısa bir