Yavuz Bülent BAKİLER: BİZİM TÜRKÜMÜZ

BİZİM TÜRKÜMÜZ

Yavuz Bülent BAKİLER

 
Bizim türkümüzde gurbet var artık.
Hasret var, yürek var, toprak var balam
Gönlümüzü sımsıcak alan topraklar
Tiyan-Şan, Kadır-Gan Dağları’na dek uzar
Kim demiş vatanımız Edirne’den Kars’a kadar.
 ***
Kerkük’te kurşunlar ansızın bizi vurur
Sürüklenir sokaklarda başsız cesetlerimiz
Zulüm bir hançer gibi içimize oturur
Bir mağara devrinden arta kalan insanlar
Kerkük’te kan kusturur…Uzar gider bir sessizlik içinde
 ***
Bir uçtan bir uca Türkistan toprakları
Beyaz altın dediğimiz pamuk tarlalarına
Çöreklenir yedi başlı kızıl yılan
Baş kaldırsa esarete yeni bir Osman Batur Han
Bebekler bile vurulur beşiklerinde
Kana boyanır Türkistan.

 ***
Basmış kanlı çizmeler toprağına bir defa

Çiğnenmiş kara kalpaklar, temiz duvaklar
Susmuş minarelerinde mübarek ezan
Prangaya vurulmuş bir mahkûm gibi çaresiz
Boynu bükük türkülerde güzelim Azerbaycan.

Bir kanlı ağıt söylenir şimdi Kırım’da
Biz duyarız Kırım’ın öldüren feryadını
Bir büyük destanla birlikte yeniden yazacağız
Kırım topraklarına Kırım Türkünün adını.

Balkanlarda büyük, öksüz kubbeler
Minareler, şadırvanlar, kervansaraylar
Bizi söyler, anlatır Mimar Sinan’dan beri
Üsküp’te, Estergon’da, bir atar damar gibi
Davullar, zurnalar ve serhat türküleri…

Yüzyıllardan beridir Altaylardan Tuna’ya
Bizim türkülerimizdir söylenen
Konuşan dil, bizim dilimizdir
Renk renk, nakış nakış uzayan toprak değildir
Kilimlerimizdir…

Yine bir dağ gibi, bir dev gibi doğrulacağız
Yeni bir ruh doğacak toprağımızdan
Tanıyacak bizi dünya yeniden heyecanla
Burma bıyığımızdan, kalpağımızdan.

Bizim türkümüzde gurbet var artık.
Hasret var, yürek var, toprak var balam
Gönlümüzü sımsıcak alan topraklar
Tiyan-Şan, Kadır-Gan Dağları’na dek uzar
Kim demiş vatanımız Edirne’den Kars’a kadar.
***
KİMDİR?

Yavuz Bülent Bâkiler

Cemiz Bülent, Bülent Cezmi
(d. 23 Nisan 1936 / ö. -)
Şair, Yazar, Hukukçu, Bürokrat

Sivas’ta doğdu. Annesi ve babası aynı zamanda hala-dayı çocukları olan Cezmi Bey ile Hayriye Hanım’dır. (Özcan 1996: 45; Işık 2007: 547; Komisyon 1977: 303) Yavuz Bülent’in ataları bugün Ermenistan işgali altında olan Azerbaycan sınırları içindeki Karabağ’ın Ağdam Köyü’nden Anadolu’ya göç etmek zorunda kalan Karabağî ailesindendir. Bilinen en eski aile üyesi Hacı Ali Murat, Hacı Ali Ferahşad ve babasının dedesi olan Hacı Murat El-Karabaği’dir. (Bakiler’den aktaran Özcan: 1996: 45) İlkokulu Sivas Ziya Gökalp İlkokulunda bitirdi. Ortaokul tahsilini Sivas’ta tamamlayan Bakiler, dinî eğitimini hem tatbikî hem de kültürel boyutlarıyla anne ve babasından aldı. Babasının memuriyeti sebebiyle lise eğitimini Gaziantep ve Malatya’da devam ettirmek durumunda kaldı. 1955’te Malatya Lisesi’nden mezun oldu. Yüksek tahsilini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 1960 yılında tamamladı. (Komisyon 2003: 164) Askerlik görevini 1961 yılında Ankara’da yerine getirdi. (Özcan 1996: 61)

Muhtelif gazetelerde çalışma hayatına başlayan Bakiler, Metal-İş Federasyon’unda eğitim ve araştırma müdürü olarak görev aldı. 1964 – 1968 yılları arasında TRT’de raportör ve yapımcı olarak çalıştı. Bu yıllarda kısa sürede olsa Milli Eğitim Bakanlığı’nda öğretmenlik yaptı. (Özcan 1996: 65) 1968–1973 yılları arasında Sivas’ta avukatlık mesleğini icra etti. Bu dönemde Adalet Partisi Sivas İl Başkanı oldu. 1976’da KYK ve Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığı’nda müşavirlik görevlerinde bulundu. 1976-1979 yıllarında yeniden TRT’de çalışmaya başlayan Bakiler, yapımcı olarak çok sayıda program yayımladı. 1979–1980 yıllarında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda müsteşar yardımcılığı ve müşavirlik yaptı. Bu dönemde Başbakanlık müşavirliği görevini de icra etti. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın çıkardığı süreli yayın olan Millî Kültür’de yazı işleri müdürlüğü yaptı. İLESAM, Türk Ocakları ve Aydınlar Ocağı üyesi olan Bakiler, 1993-1995 yılları arasında Türk Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu. Rumeli Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından “Fahri Hemşehrilik Beratı”na layık görüldü. (Özcan 1996: 70)

Yavuz Bülent Bakiler, Kastamonu milletvekilliği yapmış olan İsmail Hakkı Yılanlıoğlu’nun kızı olan Ayşe Hanım ile 1946 yılında evlendi ve Ayşe Hanım’dan iki çocuk sahibi oldu. (Komisyon 2003: 164-165; Özcan 1996: 46) 1993 yılında emekli olan Bakiler, uzun soluklu Ankara ikametinden sonra İstanbul’a yerleşti.

Farklı seçim dönemlerinde Adalet Partisi ve Milliyetçi Demokrasi Partisi Sivas milletvekili adayı olsa da seçilemez.

Bakiler’in yetiştiği muhit genel olarak Anadolu kültürünün hâkim olduğu mekânlarla bezelidir. Bilhassa milliyetçi ve muhafazakâr bir yapıda olan ailesinden aldığı terbiye ve görgü, onun dünyaya bakışını, kültürel kimliğini şekillendiren önemli göstergelerdendir. (Özcan 1996: 48) Bakiler, gençlik yıllarında babasından tesir alarak Turancılık fikrini benimsemekle birlikte, milliyetçi ve muhafazakâr bir dünya görüşünde karar kılar.

Şiir türünde ortaya koyduğu eserleriyle ön plana çıkan Bakiler, çocukluk döneminin geçtiği Sivas’ta halk ozanlarına imrenerek ilk şiirini ilkokul üçüncü sınıfta Sivas hakkında terennüm eder. Bakiler’in yayımlanan ilk şiiri Malatya Lisesi isimli dergide yayımlanan “Sır” adlı şiiridir. Bakiler’in kız kardeşinin ölümü üzerine yazdığı duygu yüklü şiirleri 1953 yılında Türk Sanat dergisinde yayımlanır. (Komisyon 2003: 165) Böylece Bakiler, serbest vezinli şiirleri ile edebiyat camiasına ulusal düzeyde dâhil olmuş olur. (Bakiler’den aktaran Özcan 1996: 278) Edebî, eleştirel, kültürel, siyasî ve fikrî yazılar da kalem alır. Bu yazıları Türk Yurdu, Orkun, Türk Edebiyatı, Hisar, Boğaziçi, Türk Kültürü, Kayseri Kültür, Töre, Ziya Gökalp, Türk Dili, Defne, Zaman, Millî Kültür, Türkiye, Kültür ve Sanat, Diyanet Dergi, Yeni Türkiye, Sivas Folkloru, Türk Sanatı, Hizmet gibi süreli yayınlarda çıkar. 1979-1980 yıllarında Millî Kültür dergisinde “Millî Kültür” imzalı yazıları o kaleme almıştır. Hukuk Fakültesi mezuniyetinden sonra Yeni İstanbul gazetesinde çalışmaya başlayan Bakiler, bu yıllarda Kopuz ve Orkun dergilerinde yazı işleri müdür olarak görev aldı. Sivas’ta çıkan Hizmet gazetesinde uzun yıllar baş makale yazarı olarak görev aldı. Bakiler, süreli yayınlardaki makalelerinde edebî hususlara, kültürel değerlere, Türk Dünyası’na, millî romantik meselelere odaklanır.

Hisar dergisi etrafında toplanan ve “Hisarcılar” adı ile anılan edebî cemiyetin içinde anılan (Çınarlı 1998: 128) Bakiler’in şiir dünyasının oluşumunda sözlü kültür geleneği çok önemli bir rol oynar. Özellikle annesi Hayriye Hanım’ın aktardığı göç ve halk hikâyeleri, sözlü destan ürünleri, masallar ve ezgi ile söylenen güfteler bu hususta belirginlik gösterir. (Özcan 1996: 48; Zal 1989: 5) Bu durum aynı zamanda Yavuz Bülent’in sanatkâr kişiliğini oluşturmasına ve edebî dilini sarih ve akıcı bir hale getirmesine etki eder. Bu bakımdan anne sevgisi üzerine yazdığı şiirleri müstakil bir eseri meydana getirebilecek yekûndadır. Babasının sahip olduğu zengin kütüphane, onun edebî gelişimine büyük katkı sunar. İlkokul çağlarında tanıştığı halk ozanlarından da tesir alan Bakiler, şiirindeki melodik yapının temellerini daha bu dönmede atmış olur. Âşık Veysel’i ortaokul döneminde tanır ve çok etkilenir. Onun ilk şiirlerinde kendini gösteren halk şiiri özellikleri, bunun en büyük delilidir. Onun yazdığı ilk şiirlerde Sivas’a duyduğu sevgi ve sahiplenme ön plana çıkmakla birlikte, ana baba sevgisi, aşk, gurbet ve ölüm temaları da mevcuttur. (Bakiler’den aktaran Özcan 1996: 50-55) Bakiler’in şiirinde aşk; hasret ve edep kavramları ile birleşir. Beşeri aşkın görünümleri, bedensel hazlardan uzaktır. Bu noktada Divan şiiri geleneğinin aşk temsilini andırdığı söylenebilir. 1953 yılında lise ikinci sınıftayken kendisinin çıkardığı Malatya Lisesi dergisinde Sır isimli şiiri çıkar. Aynı yıllarda Türk Sanatı adlı dergide de şiirlerini yayımlayan Bakiler, ulusal edebiyat camiasına da giriş yapmış olur. (Özcan 1996: 56) Yüksek tahsili esnasında Ankara’daki sanat hayatına dâhil olan Bakiler, ilk şiir kitabı olan Yalnızlık’ı 1962 yılında bastırır. Bu şiir kitabında sevgi, özlem, hasret, kahramanlık, dini ve Turan ülküsü, temaları dikkatleri çeker. Bu eserde taşralı bir Türk gencinin büyük şehirlerdeki yalnızlık hisleri hâkimdir. (Bakiler’den aktaran Özcan 1996: 291) 1963 yılından sonra kaleme aldığı şiirleri ise 1973 yılında Hisar Yayınları arasında çıkan Duvak adlı şiir kitabında yer alır. (Özcan 1996: 66) Bu şiir kitabında sosyal ve toplumsal meseleler tematik yapıda ön plana çıkar. Üçüncü şiir kitabı olan Seninle 1987’de Türk Edebiyatı Vakfı yayınlarınca yayımlanır. Bakiler, bütün şiirlerini ise Harman isimli eserinde toplar.

Şiirde şekilden ziyade muhteva ve öze bağlı kalan Bakiler, hem hece vezninde hem de serbest vezinde şiirler terennüm eder. Onun şiirlerindeki duyuşları, bir bakıma onun dünyayı algılama biçimidir. Dışa dönük bir kişiliğe sahip olan Bakiler, toplumun bizatihi kendisini önemser. Topluma dönük sanat telakkisini benimser. Anadolu Türklüğünü önceleyen Bakiler, Anadolu kültürünü kendi sanatına en büyük kaynak teşkil edici bir nüve olarak algılar. (Özcan 1996: 85) Şehir–köy arasındaki kültürel farkı bir sanatkâr kaygısıyla gözlemleyen Bakiler, taşranın günlük yaşamına, sosyo-ekonomik zorluklarına dair şiirler de kaleme alır. İslâm dinine olan aidiyetini kültürel fonla besler. Kısa süreli seyahatleriyle kendisini Türk Dünyasına açan Bakiler, Türk kültür coğrafyasının şümullü dünyasında kendini konumlar. Çocukluk yıllarında okuduğu Büyük Doğu dergileri sebebiyle Necip Fazıl’dan oldukça etkilenir. (Bakiler’den aktaran Özcan 1996: 292) Ayrıca Arif Nihat Asya ile yaptığı şiir istişareleri ve Asya’nın şiirleri, onun şiirine yön vermiştir.

Türk dilinin anlam zenginliklerini öz bir biçimde kullanarak sade ve açık bir dil ve üslup ortaya koyar. Bununla birlikte Öz Türkçecilik anlayışına sanatkârane bir kaygı ile karşı çıkar. Türk kültüründe yer edinmiş kelimelerin kökenine bakmaksızın kullanmayı tercih eder. Ahenkli bir söyleyişi yakalayan Bakiler’in şiirlerinin hemen hepsinde bir ezgisel duyuş ve samimi üslup kendini gösterir. Bu durum onun halk şiiri geleneğinden beslenmesi ile yakından alakalıdır.

İlk nesir yazısı babasının arkadaşı olan Şemsettin Sirel’in ölümü üzerine yazar. Bu yazısı, lise döneminde babasının isminin de yer aldığı “Bülent Cezmi” müstear adı ile Malatya’da bir yerel gazetede yayımlanır. Sonraları Malatya’daki ve Sivas’taki günlük gazetelerde muhtelif konularda yazılar kaleme alır. İlk dönem nesirlerinde Osman Yüksel Serdengeçti’den etkilenir. (Bakiler’den aktaran Özcan 1996: 293) Balkanlara dair izlenim ve fikirlerini kaleme aldığı yazıları Mehmet Çınarlı’nın Hisar dergisinde tefrika edilir. Yazıların ilgi görmesi ve Çınarlı’nın ısrarı ile Üsküp’ten Kosova’ya adlı eseri, 1979 yılında Türk Edebiyatı Vakfı yayınları arasından neşredilir. Bakiler, bu eseri ile 1980 yılında Millî Kültür Vakfı’nın edebiyat alanında jüri özel ödülüne layık görülür. (Özcan 1996: 67) Onun nesir türündeki bir diğer eseri de Türkistan Türkistan ismiyle yayımlanır. Bu eserinden sonra nazımdan nesre doğru bir temayül görünüm kazanır. İlk iki nesir kitabı gezi türünde olan Bakiler’in inceleme ve monografi türünde ortaya koyduğu eserleri de vardır. Hatıralarını, siyasî değerlendirmelerini kaleme aldığı müstakil eserleri yakın zamanda yayımlanmıştır. Onun hazırladığı Şiirimizde Ana (1967), Sivas’a Şiirler (1973) şiir antoloji özelliğini taşır. Ölümünün 50. Yılında Mehmet Âkif Ersoy ve Âşık Veysel (1986), Elçibey (2009), Muhsin Başkan (2015), Serdengeçti Geldi Geçti (2019) adlı monografik eserleri de mevcuttur. Bakiler, Azerbaycan Türk edebiyatının önemli isimlerinden olan Bahtiyar Vahapzade’nin muhtelif eserlerini Türkiye Türkçesi’ne aktarır.

Askerlikten sonraki dönemde TRT Ankara Radyosu’nda bir yıl boyunca “Her Hafta Bir Ozan” isimli radyo programı yapar. 1975’te yeniden Ankara’ya döndükten sonra TRT’de “Anadolu’da Eski Türk Başkentleri” ve “Kültür Penceremiz” isimli televizyon programlarını hazırlar. 1999 -2000 yıllarında özel bir kanalda Sözün Doğrusu adlı televizyon programının yapımını ve sunumunu üstlendi. Ayrıca Bakiler, “Avrupa’da Türk İzleri” adlı programın metin yazarlığını ve seslendirilmesini gerçekleştirmiştir. Bu program birçok farklı ödüle layık görülmüştür. (Özcan 1996: 67)

Kaynakça

Çınarlı, Mehmet (1998). “Hisar”. İslâm Ansiklopedisi. C. 18. s. 127-128. Ankara: TDV Yayınları.

Işık, İhsan (2007). Türkiye Edebiyatçılar ve kültür Adamları Ansiklopedisi. C.2. Ankara: Elvan Yayınları.

Komisyon (1977). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. 1. İstanbul: Dergâh Yayınları.

Komisyon, (2003), Tanzimat’tan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi, C.1, İstanbul: YKY.

Özcan, Hidayet (1996). Yavuz Bülent Bakiler’in Şiir Anlayışı ve Şiirlerindeki Tezahürler. Doktora Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.

Zal, Hüsniye (1989). Yavuz Bülent Bakiler ve Eserlerinin İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Samsun: On Dokuz Mayıs.

Madde Yazım Bilgileri: DİNÇER ATAY yazdı.