TARİHE ŞERH DÜŞMEK / Gazi KARABULUT

MESULİYET, HAKİKATLERİ TARİHE ŞERH DÜŞMEYİ GEREKTİRİYOR

Eğitimci- yazar Gazi Karabulut’un, Berikan yayınlarından iki yeni kitabı çıktı.
Kitaplarla ilgili bir değerlendirme yapan Gazi Karabulut şu görüşlere yer verdi.

Milli şuura sahip olanların günümüzde fikirlerini aktarma adına daha fazla gayret göstermesi gerekmektedir. Ülkemiz uzun süredir, milli değerlerinden uzak bir sürecin içerisinde kaos dolu yaklaşımlara maruz kalmaktadır. Bu durum milli ve manevi meseleleri bir hayat tarzı olarak değerlendiren ve eli kalem tutan milliyetperver münevverlerin mesuliyetini bir kat daha artırmaktadır.

Bu yaklaşımdan hareket ile özellikle de bir neslin inşası adına gençlerimizin ve ülkücülerin yaşananlara nasıl yaklaşım sergilemesi gerektiğini ihtiva eden “ÜLKÜLER Gökteki Yıldızlara Benzer” adlı kitap bazıları daha önce de gündeme getirilmiş düşüncelerimizin derlenmesi ile oluştu.

Ayrıca, Mesuliyeti mensubiyet ile besleyerek, Ülkücü iradeyi oluşturan kaynaklara yer verdiğimiz, güncel meselelere ait Ülkücü yaklaşımları aktardığımız, yarınlara ait ülkülerimizi ifade ettiğimiz bu çalışmada yer yer gözyaşlarımızı duygularımıza katık yaparak şekillendirmeye gayret ettik.

Kitapta “Ülkücülük, Ülkücü Hareket, Ülkü Ocakları, Türk Milliyetçiliği” konuları ile birlikte Türkiye’nin Meselelerine Ülkücü Bakışlarla birlikte Ülkücülerden, özellikle de Ülkücü aydınlardan beklenen tutumlara ışık olma gayreti güdülmüştür.

Hülasa hem fikri temellere, hem güncel meselelere, hem de istikbale ait tasavvurlara yer vererek “Ülkücü Bakışın” tarihe şerhi gaye edinilmiştir.

Ülkücülüğün bir hayat tarzı olduğu şuuru ile Ülkücü harekete ve hareketin gayesini oluşturan Türk-İslam Âlemine hayırlı olması temennisi ile bu çalışmayı başta şehitlerimize, gazilerimize ve ahde vefa sahiplerine ithaf ettik.

“KÖPRÜ ve AYAKLARI” ise bir milletin dirilişinin eğitim politikalarının milli ve tutarlı olması ile mümkün olacağı anlayışı ile ortaya çıkan bir çalışma oldu.

Toplum hayatını işlemek, cemiyetin asli unsuru insanı irdelemek, insanı sosyal yaşantıda rol sahibi yapmak, birinci derecede eğitim kurumlarının işidir.

Milletlerin yaşadığı sıkıntıların temeline inildiğinde eğitim dünyasındaki işleyiş ile direk bağlantılığı olduğunu görmek sürpriz olmaz. Tabi tersi de doğrudur. Toplumsal huzuru yakalayan, ekonomik, siyasal, ilmi sahada büyük mesafeler kat eden ülkelerin de eğitime yaptığı büyük yatırımlarına şahit oluruz.

Bu kitapta “Nasıl bir eğitim-öğretim?” sorusunun cevabını bulmaya çalıştık. Bu soruya cevap ararken de uzman görüşlerine, bazı araştırmalara, yaşanmış örneklere, somut verilere yer verip çözüm önerilerini ifade etmeye gayret ettik. Gaye, sadece eleştirmek değil doğruları ortaya koymak, bir neslin inşasının, bir milletin geleceği olduğu bilincinden hareket ile meseleleri tahlil etmek esas alındı.

IMG_8446 (2)