Sinan BEYHAN: “Elma ve Bıçak” Üzerine Notlar

“Elma ve Bıçak” Üzerine 
Sinan BEYHAN

Ş. Adnan Şenel’in “Elma ve Bıçak” romanını, edebiyatçı değil kitap okuyan, -solcu yazarlarınkiler de dahil- ondan fazla 12 Eylül kitabı okumuş, 12 Eylül sürecini tam ortasında yaşamış emekli bir cerrah gözüyle yorumluyorum.

          Romanda:
          -11 eylül 1979 dan başlayıp 1979-1981’de yaşanan ve bugün yaşadığımız gerçekleri,
          -Temel fıkrasındaki gibi aşk, aristokrasi, gizem, din ve çok daha fazlasını,
          -Ömer karakterinde vefanın sadece semt adı, Ülkücülüğün siyah takım elbise, beyaz çorap giyip siyah gözlük takıp güce sırtını dayayarak ahkam kesmek olmadığını, dava-kader-Allah samimi inancını,
          -Yazar Nedret, avukat Galip ile Ülkücü aydını,
          -Nedret-Sevda arkadaşlığında -günümüzdeki cinselliğe indirgenen versiyonunu değil- ideolojilerüstü gerçek aşkı,
          -MGK ile sınırsız,denetimsiz gücün sonuçlarını,
          -Osman’da vicdanı, vicdan azabını
          -Bütün kahraman ve figüranlarda ’78 kuşağının ödediği bedelleri,
          -Finalde de,Ülkücülerin bugünkü halini…
          … Aşure çorbasına dönüştürme riskine düşmeden, nefis bir türlü yemeği olarak buluyor, bitirmeden sofradan kalkamıyorsunuz.
          ’78 kuşağından; “gelişiyorum” diyerek değişenleri bilemem -çoğu basında, karşınızda, yanınızda- ama benim gibi o günleri yaşamış, kafese girmese bile Mamak Cezaevi’nin E ve A bloklarını görmüş, çizgisi değişmemişlerin hatıraları canlanıyor, ciğeri yanıp gözleri yaşarıyor. ’88 kuşağına ders veriyor.
          Tek eleştirim; aşırı üzüntü hallerinin hep “mideye kramp girmesi”, “sigara yakılması”, “bayılma” şeklinde anlatılması… Saçları karıştırmak, tik tutması, çığlık atmak vb. gibi zenginleştirilebilirdi.
          Sonuç olarak, okuma özürlü bir toplum olsak da,  ’78 kuşağının değişmeyen solcuları, hiç olmazsa Ülkücüleri okusun, okutsun diyorum.
          Marifet iltifata tabidir…
Unutmayın.
          Yazara teşekkürler, sizlere saygılar…
(SİNAN BEYHAN / 26.01.2016)