Prof. Dr. Recai COŞKUN: Türkiye’de Yeni Koalisyon Dönemi: Yalnızız!

Türkiye’de Yeni Koalisyon Dönemi: Yalnızız!

Prof. Dr. Recai COŞKUN

Siyaset dünyasından ahlak, vicdan, ilke, hakikat yavaş yavaş çekiliyor. Aklar kara oluyor, karanlık makbul. Dil tuhaflaşıyor, gözyaşları ısmarlama ve sahtekar… Geriye dün ile bugün söylediği birbirini tutmayan, her dalda ve her telde oynayan bir meddahlar topluluğu kalıyor… Sahne onların, hakkını da veriyorlar sahnenin… Lakin ölen hakikatin ta kendisidir, ölen vicdandır, ahlaktır…

Bu ülkede başta dini kavramlar olmak üzere bütün milli ve manevi değerler bu meddahlar grubunun “tüketim malzemesidir” artık… Müslümanlık, Türklük, ahlak, vicdan, insanlık, şahadet, adalet, hoşgörü, barış ve dahi bütün mefhumlar siyasette getiriye dönüştükleri miktarca makbuldür, gerisi laf… Yolsuzluğun, haksızlığın, adaletsizliğin sızmadığı bir kurum aramak boşundadır. Bu ülkede “İslamcı aydın vicdanının” bu çürümüşlüğe tavır koymasını beklemek de beyhudedir. İslamcı vicdan kendi kendini yaralayıp tekaüde çıkarmıştır. Bu ülkede “vahdet” bile artık temelinden sarsılan bir mefhuma dönüşmüştür. İnsanların güce olan meyyali her türlü değerin ötesinde.  Geçmiş ola mı diyeceğiz, “durun bir dakika!” mı? Durun bir dakika!

Önce tespiti temizinden yapalım. Bugün memlekette “tek başına iktidar” dönemi sona ermiştir. daha önce hiç görülmemiş bir çeşitlilik ve karmaşıklıklar koalisyonu iktidardadır. Bunun içerisine neleri, hangi değerleri koyacağınıza karar vermek için “akil adamlar” denilen topluluğa bakın yeter. Dinlisi, hırlısı, KCK’lısı, esrarkeşi, PKK’lısı ateisti, döneği, dönmesi, liberali, Marksist’i, Stalinist’i… BOP gemisinin yolcuları… Koalisyonu tamam ettik sanmayın. Bir de dışarıdan ortak olanlar var:  Obama’sı, İsrail’i, masonu, Siyonisti, AB’si, Barzani’si, Ermenistan’ı, Arabistan’ı… Yedi Düvel Türkiye’de koalisyon ortağı… Yakında Esat’ta katılırsa şaşırmam. Böylesini daha evvel görenler haber versin…  Bize ne söylemek düşüyor? Koalisyonunuz hayırlı olsun bir zamanlar omuz omuza yürüdüğümüz dostlar; aynı marşlarla coştuğumuz yürekler… “MHP bölücübaşını asmadı” yalanının arkasına sığınıp AKP iktidarına yelken açanlar. “AKP-BDP-PKK işbirliği” karşısında bir şeyler dersiniz diye bekledik. “Barış” dediniz en iğretisinden. Bu hipnoz hali neye yormalı? Yorgunluk, tükenmişlik, yılgınlık mı demeli?  Vatan, namus, iman kavramlarından önce değildir barış, bunu da mı yaptınız?!

Hayırlı olsun bir zamanlar “kahrolsun siyonizm” diye haykıran İslamcılar; hayırlı olsun AB’ye “Hıristiyan Kulübü” diyen yürekten inanmışlar… Ne tez ve kolayca terk ettiniz mevzilerinizi, değerlerinizi, ilkelerinizi, inancınızı böyle? Milli görüşünüzden ne çabuk soyundunuz?  Üzerinize biçilen her esbaba nasıl da razı geldiniz? Şarkın yaman halleri vardır…

Şimdi bir noktaya geldik artık. Türkiye’de sağ bitmiştir. Sol zaten hiç olmadı. İslamcılık dünyeviliğe teslimdir, adına “dünyevi İslam” dense yeridir. İçine katılmadık sos bırakmadılar zira. Liberalizm sirayet ettiği her kavrama kendi kimyasını zerk eder, ilk böyle kirlendi İslamcılık. Yanına şimdi neyi koyarsanız koyun ne itiraz edecek, ne direnecek hali kalmıştır. Öz tükenmiş, kabuk kalmıştır. Bir zamanlar İslamcılığın “ahlak ve vicdani tükenmişliğine feryat eden Nurettin Topçu ve diğer ahlakçılara rahmetler olsun. Sizin şikayet ettiğiniz dönem bugünkü İslamcılardan bin kere daha vicdanlıymış heyhat…

Bir de koalisyonun dışında kalanlar var: Ülkücüler, milliyetçiler, vatanseverler ve Türkiye Cumhuriyeti’ni “devlet-i ebede müddet” bilenler… Artık biliyoruz bu mücadele milli ile gayri-milli; samimi ile münafık arasındadır. Bu yeni koalisyonun ortakları bildik bilmedik bütün hünerleriyle saldıracaklar Ülkücülere ve milliyetçilere. Türk bayrağı taşıyanlar coplanırken paçavralar keyifle dolduracak meydanları. Bölücübaşı Türk siyasetinin merkezine çekilirken MHP’nin yok edilmesi için MİT’i, CİA’sı, her türlü baş belası girecek devreye… Sabahatlar, Sırrılar, Demirtaşlar keyifle konuşlanırken TBMM’ne, milliyetçiler için “fezleke” düzenlenecek…

Mustafa Pehlivanoğlu şehidimizin mektubunu gözyaşı mizanseni ile okuyan dudaklarla “bozkurtlar hayvandır, Ülkücüler Fatiha okumayı bilmez, Ülkücüler teröristtir” diyen dudakların aynı olması kimseyi şaşırtmayacak… Denizfeneri, gemicik, ihale, özelleştirme vurguncuları “MHP’nin koalisyon dönemini inceleteceğiz!” diye ilkesizlikte hudutsuzluğun yeni tanımını yapacak. Kimse şaşırmayacak, kimse utanmayacak, kimse arlanmayacak, kimse hicap duymayacak… Bu ülke her şeyiyle beraber erdemini de siyaset meddahlarına kurban etmeye razı besbelli…

Lakin öyle değil! “Durun bir dakika, bir buradayız!” diyenler tükenmedi henüz. Bu milleti hep var kılan damar tükenmez. En olmadık zamanlarda destanlar yazan tarafımız yok olmaz. Bu milletin Ülkücüleri ölmez… İlk Bursa’da ünledi, sırada İzmir var… 9 kere ünleyecek boz yeleli kurt… Kulak verin…