Gültekin ÖZTÜRK: MİLLİYETÇİ AKP’Lİ OLAMAZ !…

MİLLİYETÇİLER AKP’Lİ OLAMAZ !..

Başbakan Midyat konuşması ile dünyanın gözünün içine bakarak çok net bir ifadeyle “Bütün milliyetçilikleri ayaklarımızın altına almış bir iktidarız” demiştir.

Başbakanın “Millet, milletimiz” derken aslında “Ümmet” kavramını ve “İslam milletini (!) kastettiğini biliyorum.

Ancak Tayyip Bey, hangi anlamda kullanırsa kullansın “Bütün milliyetçilikleri ayaklarımın altına aldım” demekle hem “İslam Ümmetinden/milletindenim” diyenleri hem “Türk milletindenim/Türk Milliyetçisiyim” diyenleri hem de başka milletlerin milliyetçiliklerini ayaklarının altında birer paspas olarak gördüğünü söylemiştir.

Başbakan ve partisi AKP, “Millet, milliyet duygusu gibi kavramlar ve bu kavramların anlattığı/içerdiği değerlere/fikirlere bağlılık duyanlarla ilgili ” düşüncelerini artık hiçbir tereddüde, tevile meydan vermeyecek bir şekilde açıklamıştır.

Hiç kimse Başbakan için “O bir kavram cahilidir, bu kavramları ve kapsadığı anlamları bilmiyor da” diyemez.

Başbakan, yıllardır çok bilinçli, kararlı bir biçimde milli kavramlar ve milliyetçiler ile mücadele etmektedir.

Başbakan Tayyip Bey “Türklüğün, Türk’ün Milli değerlerinin ve Türk Milliyetçiliğinin” karşısında olduğunu meydanlarda, salonlarda, bulduğu her fırsatta, hatta TBMM kürsüsünden bile açıkça ifadeden çekinmemiştir.

Ne var ki kimi yazar, akademisyen/aydın tanınanlar ve tanıdığım AKP’li dostlarım, Başbakanın Türk Milliyetçiliğine düşmanlığını ifade ettiği sözlerini, orasından/burasından çekiştirerek “Bunlar siyaseten ve ırkçılık için söylenmiş yanlış anlaşılan sözlerdir” diye savunup üstünü kapatmış ve medya karartması uygulayarak unutturmuşlardır.

Ancak yandaşlar, körler, sağırlar, körü körüne alkışçılar Başbakanın Türk Milliyetçiliğine/Türk Milliyetçilerine bu son konuşması ile yaptığı hakareti unutturamaz, medya karartması yapamaz ve TV’lerde naklen yayınlanan bu sözlerinin üzerini hiçbir şekilde kapatamazlar.

Başbakanın, Türk Milliyetçiliğine ağır hakaretlerle saldırdığı bu konuşmasından sonra “Ne mutlu ki bana Türk’üm, Türk Milletini ve değerlerini yüceltmek amacında olan bir Türk Milliyetçisiyim” diyenler artık AKP’de olamaz/kalamaz veya AKP’ye oy veremezler.

“Türk’üm ve Türk Milliyetçisiyim” diyen AKP milletvekilleri, eğer sözlerinizde samimiyseniz ve eğer bugüne kadar şahsi ikbal için millete “Türk Milliyetçisiyim” diye yalan söylemediyseniz gün bugündür, artık Tayyip Beyin partisinde bir dakika bile durmazsınız/durmamalısınız.

AKP’nin Türkçülere bu hakaretleri ve küresel güçlerin isteği doğrultusunda PKK ile anlaşmasına rağmen “Türk’üm/Türk Milliyetçisiyim” diyenlereğer halen AKP’liyim diyor ve bu yapılanları/söylenenleri onaylıyorlarsa;

Ya ne dediğini/yaptığını bilmeyen “akıl tutulmasına uğramış” şaşkın birer zavallıdırlar.

Ya da “Türk’üm ve milliyetçiyim” derken milleti kandıran usta birer yalancıdırlar.

Her iki durumda da bunlara “Allah sizleri benim elin ve dilim ile ıslah etsin” demekten başka bir söz bulamıyorum.

Milletin “ırk”, milliyetçiliğin de “ırkçılık” olmadığına dair sayısız kitap, makale yayınlayıp mitingler tertip ettik.

“Bizim millet ve milliyetçilik anlayışımız anatomik değil mensubiyet şuuruna dayanan kültürel milliyetçiliktir, bin yıllık kardeşliğimizi bozdurmayız” diye yıllarıdır söyler dururuz.

Buna rağmen, “Türk Milliyetçilerini/Türk Ülkücülerini, Irkçılık ile veya kafatasçılıkla” suçlayan, “Milletimizi köleleştirmeyi planlayan küreselciler ile onların gönüllü kölelerine, yerli/yabancı tasma takılmış medya maymunlarına ve Saros/AB fonlarıyla yemlenen sözde aydınlardan oluşan ihanet korosuna” artık gereken dersi verme zamanı gelmiştir.

Atalarımızıngeçmişten gelen “Ey Türk! Titre ve kendine dön!” sesine kulak verip bu gafletten sıyrılmamız şarttır ve Türklük düşmanlarına haddini bildirmemizin sırası çoktan gelmiş de geçmek üzeredir.

Aziz milletim!

Geçmişte giydikleri gömleği kendilerine sunulan dünyalık karşılığı tereddütsüz değiştirip BOP projesinin piyon olan çıkarcılara, Allah ile aldatan sahte Müslümanlara, riyakârlara ve dolara tapan arsız sermayeye bundan böyle kapılma/aldanma!

Bugüne kadar dişlerini sıkıp sabreden Türk Milliyetçileri/Türk Ülkücüleri için sabır taşı artık çatlamıştır.

Türk Milliyetçi/Ülkücüleri, bugünden başlayarak MHP önderliğinde “Türk Milletinin ve devletinin birliği/bütünlüğü için” elindeki bütün imkânlarıyla meydanlardadır.

Seçim sandıklarında, miting meydanlarında, evlerinizde, iş yerlerinizde “İhale kapmak, dünyalık yapmak” için değil, “Allah/Millet sevdasıyla senin varlığını ve birliğini korumak, değerlerini yüceltmek uğrunda hayatlarını feda eden Türk Milliyetçilerinin” yanında yer almanın vakti çoktan gelmiştir.

Türklüğe “Milli Aşk” ile bağlı öz evlatların olan “Türk Ülkücülerine” sahip çıkmalı, Türk Milletinin düşmanlarına derslerini vererek hadlerini bildirmelisin.

Bu öyle bir ders olsun ki “Milletini sevmek, milli değerlerini koruyup yüceltmek arzusundan başka hiçbir amacı olmayan, yüreği insanlık sevgisiyle çarpan Türk Milliyetçilerine” ağır hakaretlerle saldıranlar “Türk neymiş ve ona kefen biçenin akıbeti ne oluyormuş” görsün/duysun ve cihana örnek olsun.

Bugünden itibaren Türk’üm diyen, Türklüğü ile gurur duyan milletimizin her bir ferdi hiçbir çekince/şart koşmadan, tereddütsüz MHP çatısı altında yer almak zorundadır.

Gün, birlik ve bütünlük içinde demokratik mücadele günüdür!

Gün, TV ekranlarında “Milliyetçilik bitmiştir/iflas etmiştir. Milli devletler yıkılacak, Türk Ocakları kapansın” diyen profesör unvanlı cesur cahillere ve onun karşısında sus pus duran her nasılsa “Türk Ocağı İstanbul Şube başkanı* sıfatını taşıyan korkak gibilere” haddin bildirme günüdür!

Gün, Türk’üm ve Türk Milliyetçisiyim/Ülkücüsüyüm diyenlerin onur mücadelesi için seçim sandıklarında, miting meydanlarında ve her yerde kenetlenme günüdür!

Gün, Türk’ün titreyip aslına dönerek Türklük düşmanlarına, Başbuğ Mete Hanın, Kutluk Kağanın, Atatürk’ün, Türkeş’in iflah etmez “Milli Tokadını” vurma günüdür!

Ey Türk! Günün kutlu, milli zaferin yakın olsun.

Tanrı Türk’ü korusun, yaşatsın ve yüceltsin!

 

Gültekin Öztürk/Tarihçi-Yazar